Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaPortalAramaLatest imagesİletişimKayıt OlGiriş yap

 

 ••Otomobil Donanımları Ve Açıklamaları••

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
chatlaxs
 
 
chatlaxs


Cinsiyet Cinsiyet : ••Otomobil Donanımları Ve Açıklamaları•• I_icon_gender_male
Marka Marka : Honda
Ruh Hali Ruh Hali : relax
Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 258
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 27/09/09
Yaş Yaş : 37
Nerden Nerden : Denizli

••Otomobil Donanımları Ve Açıklamaları•• Empty
MesajKonu: ••Otomobil Donanımları Ve Açıklamaları••   ••Otomobil Donanımları Ve Açıklamaları•• Icon_minitimePerş. Kas. 05 2009, 20:01

Bütün teknik özellikler ve parçaların A' dan Z' ye tanıtımıı.......



A-SÜTUNU: Otomobilin orta gövdesinin önünde yükselen, tavanı taşıyan sağ ve sol köşede bulunan ve içinde pasif güvenlik unsuru destekleri olan sütun.

ABAT-VENT: Speedster otomobillerde kullanılan alçak ön cam veya rüzgar kesici çıkıntı.

ABAXIAL: Dingil harici yapı.

ABC (Active ***** Control): Otomobilin yanlara, öne ve geriye doğru kasılmasını engelleyen Mercedes patentli hidro-elektronik sistem.

ABS (Anti Block System): Sert frenajda veya kaygan zemin üzerinde tekerleklerin kilitlendiğini sensörler yardımı ile algılayan, milisaniyeler içinde fren disklerinin tekerleklerin tutunma işlemi başlayıncaya kadar sıkılıp boşaltılmalarını ve bu sayede sürücünün en zorlu şartlarda bile direksiyon hakimiyetini korumasını sağlayan elektronik sistem. Ani frenajlarda cisimden kurtulmaya olanak sağlayan ABS birçok otomobil markası tarafından standart ve isteğe bağlı olarak kullanılıyor.

AC (Air Conditioner): Klima sisteminin kısaltmasıdır.

ADB (Automatische Differantial Bremse): Standart kilitli diferansiyellerin elektronik devreli bir versiyonu.

ADEZYON: Sıvıların veya madenlerin birbirlerine yapışmasını sağlayan kuvvete adezyon denir.

AERODİNAMİK: Hareketli bir cismin hava akımı içindeki davranışının incelenmesine aerodinamik denir. İlk olarak uçakları incelemek için geliştirilmiştir. Modern otomobillerin şekilleri yuvarlaklaştırılarak hava otomobilin çevresinden kolayca geçebilmektedir. Bu da havadan kaynaklanan sürtünmeyi azaltır. Bu sayede otomobilin dengeli yol alması ve yakıt tüketiminin azalması sağlanır.

AFS (Active Fahrwerks Stabilierung): Temel olarak ABC ile aynı işlevi görür. Sistem Citroen Xantia Activa'da kullanılmaktadır.

AKICILIK DERECESİ (Vizkozite): Bir sıvının dar bir boğazdan akabilmesine o sıvının akıcılık derecesi denir. Bu, belli bir hacimdeki sıvının belli bir çaptaki delikten akma zamanıdır.

AKS: Otomobil eksenine dik, tekerleri taşıyan bir veya birden fazla tekerleği barındıran bir mildir.

AKSELERASYON: Otomobilin hızlanması.

AKTARMA ORGANLARI: Motor gücünü tekerleklere aktaran organlardır. Pek çok parçadan oluşur ve motor gücünü tekerleklere şanzıman üzerinden aktarır.

AKTİF GÜVENLİK: Otomobilin kaza pozisyonuna girmesini engellemeye çalışan ve güvenliği arttıran elemanların tümü. ABS ve BAS sistemlerine sahip frenler, yol tutuşu maksimize eden ESP, gelişmiş süspansiyon sistemi, iyi durumdaki lastikler gibi faktörler.

AKÜMÜLATÖR: Akümülatörler elektrik enerjisini kimyasal enerji halinde depo eder, devrelerine elektrikli alıcılar bağlandığı zaman bu kimyasal enerjiyi tekrar elektrik enerjisine dönüştüren araçlardır. Motorun hareketinden elektrik üreten parça olan alternatör, motor çalışmazken elektrik üretemez. Bu nedenle akümülatöre ihtiyaç duyulur. Motor çalışmadığı zamanlar kullanılmak üzere elektrik enerjisi depolar.

ALB (Anti Lock Brakes): ABS'nin ilk ve basit şekli. Kızaklayan tekerlekleri hızlı ritimde bırakıp tekrar tutan fren sistemi.

ALTERNATÖR: Alternatif akım üreten ve düşük motor hızlarında bir dinamodan daha yüksek enerji üreten jeneratör. Şarj dinamolarının aksine dalgalı (alternatif) akım meydana getir. Bisiklet dinamolarına benzer bir biçimde çalışarak elektrik üretir.

ALT ÖLÜ NOKTA (A.Ö.N): Pistonun silindir içinde inebildiği en alt noktada, yön değiştirmek için bir an durakladığı yerdir. Kısaca A.Ö.N. olarak belirtilir.

AMPERMETRE: Aküye girip çıkan akım miktarını ölçen ve gösterge tablosunda bulunan bir ölçü aleti.

AMORTİSÖR: Otomobilde yayları frenleyerek ani yaylanmaları önleyen ve sarsıntıları azaltan düzenek.

ANA YATAKLAR: Ana yataklar, motorda krank milini taşıyan yataklardır.

ANTİFRİZ: 0 derece ve altında radyatör suyuna katılarak suyun donmasını önleyen kimyasal madde. Antifriz ayrıca radyatörü ve soğutma sistemini pas ve korozyondan korumak amacıyla da kullanılır.

AQUAPLANING: Su birikintilerinden geçerken lastiklerin profilinden suyun kenara çıkamamasından kaynaklanan aracın lastiklerinin yerle ile temasının kalmaması sonucunda suya girdiği yönde veya tam olarak savrularak hareket etmesi.

ASC+T (Automatische Stabilitäts Control+Traktion): BMW'de kullanılan elektronik çekiş kontrol sistemi olup, sürekli arka tekerleklerin durumunu gözlemleyerek bir kayma olup olmadığını denetler. Arka tekerleklerde bir kayma olursa ASC+T devreye girip frenleri ve motoru kontrol ederek otomobilin yolda kalmasını sağlar.

ASR (Anti Schlupf Regelung): Kaygan yol koşullarında özellikle kalkış anında otomobilin patinaj yapmasını engelleyen sistem.

ATALET: Bir cismin herhangi bir hareket yönüne veya hız değişikliğine karşı gösterdiği dirençtir.

ATEŞLEME AVANSI: Silindirde sıkıştırılan yakıt-hava karışımının ateşlendikten sonra tamamen tutuşabilmesi için gereken süredir.

ATEŞLEME BOBİNİ: Ateşleme sisteminde transformatör gibi görev yaparak batarya voltajını binlerce voltaja yükseltir. Bu yüksek voltaj bujinin tırnakları arasında kıvılcım meydana getirir.

ATEŞLEME NOKTASI: Motorinin sıkıştırılma sonucunda silindir kafasındaki sıcak gazların içine püskürtüldüğü anda kendiliğinden ve hemen ateş alma sıcaklık noktasına ateşleme noktası denir.

ATEŞLEME SIÇRAMASI: Yanlış bujinin karışımı tutuşturmasına ateşleme sıçraması denir. Ateşleme sıçraması genellikle buji veya distribütör kapağının ya da tevzi makarasının hatalı oluşundan meydana gelir.

ATEŞLEME SIRASI: Motor silindirlerinin ateşlenme sırası veya silindirlerde güç zamanının meydana geliş sırasıdır.

ATEŞLEME SİSTEMİ: Silindirlerde sıkışan hava-yakıt karışımının yakılabilmesi için bujilere yüksek voltajlı kıvılcım sağlayan sistem. Batarya, ateşleme bobini, distribütör, kontak anahtarı, kablolar ve bujiler bu sistemin parçalarıdır.

ATMOSFERİK BASINÇ: Dış hava ağırlığının aşağıya doğru basma kuvvetine atmosferik basınç denir.

AWD (All Wheel Drive): 4 tekerlekten çekiş sistemi. Bu tip otomobillerde motor gücü dört tekerleğe birden aktarılır.

AWS (All Wheel Steering): Direksiyonun dört tekerleği birden yönlendirebildiği sistem.

AUTODIMMING: Dikiz aynalarında kullanılan duyarlı aynanın ışığı daha yoğun kırarak, kararması.

AYARLAMA: Motorun en iyi şekilde çalışabilmesi için yapılan motor ayarları.


-------------------------B---------------------------

BAKIR KURŞUN YATAKLAR: Genellikle dizel motorlarında yaygın bir şekilde kullanılan yatak çeşididir.

BALANST REZİSTÖR DEĞERLERİ: Elektronik ateşleme sistemi iki rezistör ile korunur. Bunlar, 0,55 ohm olan normal devre direnci ile 5.ohm olan yardımcı devre direncidir.

BALATA (FREN PABUÇLARI): Yarım daire şeklinde kavis verilmiş metal bir parça. Üzerine ısıya karşı oldukça dayanıklı olan balata perçinlenmiştir. Frene basıldığı zaman bu balata kampanaya sürterek frenleme etkisi gösterir.

BAS (Brake Assist System): Panik frenlemede fren hidroliği içindeki basıncı arttıran ve her tekerde eşit fren gücünün oluşmasını sağlayan sistem.

BASINÇLI KAPAK: Suyun kaynamasını ve kaybını önleyen, soğutma sistemini basınç altında çalıştıran supaplı bir kapaktır.

BASKI YATAĞI: Debriyaj pedalına basıldığında, baskı parmaklarını bastırarak motor ile güç aktarma organlarını birbirinden ayıran mekanizmadır.

BATARYA: Elektrik enerjisini kimyasal enerji olarak depo eden ve akım kaynağı olarak kullanan düzenek.

BENZİN: Ham petrolden elde edilen ve otomobillerde yakıt olarak kullanılan bir hidrokarbondur.

BENZİN MOTORLARI: Buji ile ateşlenen, benzin veya benzin türevi yakıt kullanan motorlara benzin motorları denir.

BENZİN YANMASI: Benzin-hava karışımı silindir içinde sıkıştırma zamanı sonunda, bujinin meydana getirdiği kıvılcım neticesinde düzenli olarak yanmaya başlar. Hiçbir zaman patlamaz. Normal yanma bujide başlar ve sonra bir alev dalgası halinde ateşleme odasını kat eder.

BERABER ÇALIŞMA: Çok silindirli motorlarda genellikle silindirlerin ikişer ikişer beraber çalışmasıdır. Örnek olarak dört silindirli bir motorda, birinci silindir ile dördüncü silindir pistonları ikisi beraber ve üçüncü silindir ile ikinci silindir de beraber çalışır.

BEYGİRGÜCÜ: Motor tarafından üretilen gücün birimi. 0, 7457 kw'a eş değerdir.

BİLEŞİK YAĞLAR: Bu tip yağlar genellikle ince yağlar olup, SAE numarası yüksek yağların özelliklerini karşılamak için içlerine bazı kalınlaştırıcı katıklar katılmış yağlardır.

BI-XENON: Bi-Xenon farlar, günümüzün en gelişmiş ve en güçlü far teknolojilerinden biridir. B-xenon ismi, uzun ve kısa farlar için iki ayrı xenon ampul kullanılmasından gelmektedir. Xenon farın dalgaboyu ve dolayısıyla maviye yakın olan rengi güneş ışığına çok yakın olduğu için, gece sürüşünde karşıdan gelen sürücünün gözünü almaz ve yansımayı en aza indirir.

Xenon gazının içinden geçen ışık, 70 mm çapındaki hareketli lensten yansı geniş ve uzun mesafeli "uzun far" etkisini yaratır. Bu farlar günümüzde bir çok otomobilde standart ve isteğe bağlı olarak sunulur.

BİYEL CIVATALARI: Biyel cıvataları, biyel kepini biyel başına bağlayan cıvatalardır.

BİYEL KEPİ: Biyel ile biyel muylusu arasındaki bağlantıyı sağlayan parçadır.

BİYEL MUYLUSU: Biyelin krankta bağlandığı yüzeydir.

BİYEL YATAĞI: Biyel başında bulunan, içinde krank mili biyel muylusunun döndüğü yataktır.

BİYELLER: Piston ile krank mili biyel muylularını birleştiren parçalardır.

BOĞAZLI KARTEL: Yanlardan üst kartele, önden ve arkadan kavis biçiminde, ön ve arka ana yatak kepine oturan kartellere boğazlı kartel denir.

BOXER MOTOR: Silindirlerin aynı, genellikle tam yatay, düzlemde (180 derece) karşılıklı olarak çalıştığı, otomobile ekstra denge sağlayan motor.

BUHAR TAMPONU: Karbüratöre doğru olan benzin akışının, yakıt sistemindeki benzinin buharlaşması nedeniyle gecikmesi veya durmasıdır.

BUJİ: İki elektrod ve porselenden oluşan parça. Silindir içindeki sıkışmış hava-yakıt karışımı, bujinin elektrotları arasında oluşan yüksek voltajla ateşlenir.

BUJİ ARIZALARI: Buji arızaları genellikle motora göre uygun sıcaklıkta buji kullanmamaktan, bujinin yanlış yerleştirilmesinden veya motordaki ateşleme sistemi ya da yakıt sistemi arızasından meydana gelir. Genellikle görülen buji arızaları, üst porselenin çatlamış veya kırılmış olması ve burun porseleninin çatlak veya kırık olmasıdır.

BUJİ SICAKLIĞI: Silindir içine emilen benzin-hava karışımının yanma zamanında meydana getirdiği ısı enerjisi yaklaşık olarak 2000 - 2500 derece arasındadır.

BUJİ TIRNAK ARALIĞI: Bataryalı ateşleme sisteminde buji tırnak aralığı genellikle 0,6 - 0,8 mm arasındadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.tuning20.org
 
••Otomobil Donanımları Ve Açıklamaları••
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Modifiye Hakkında :: Teknik Bilgiler-
Buraya geçin: